POH 

Temel ile Dursun güzel bir bahar gününde köyün yüksek bir tepesine 
çökmuslar. Manzaranin keyfini çikarirken birden Temel'in gözü 
ineklerin otladugu köyün mezarluguna ilismis. 
Dursun'a dönmüs ve: 

"Ula Dursun! Sen pirgün öleceksun, sonra seni aha su mezarluga gömeceguz. 
Orada topraga karisacaksun. Sonra ot olarak yeniden büyüyeceksun. 
Sonra seni su inek yiyecek. Sonra da seni suçacak. Ben de o 
pokun yanuna gidecegum ve diyecegum ki "Ula Dursun!! Neydiiiiin ne 
oldin?". 

Tabii Dursun önce sasirmis ne diyecegini. Sonra o da Temel'e dönmüs: 

"Ula Temel sen de pirgün öleceksun. Seni aha su mezarluga gömeceguz. 
Orada sen de toprak olacaksun. Sonra ot olarak püyüyeceksun. Sonra seni su 
inekler yiyecek. Sonra seni suçacaklar. Ben de o pokun yanuna gidecegum ve 
diyecegum ki "Ula Temel! Sen hiç degismeyeceksun!!!" 




FADIME'NIN DILEGI 

Fıkra bu ya, fadime golfe merak sarmış. Kaybolan topunu 
aramak için ormanın derinliklerine doğru ilerlerken yolda 
tuzağa düşmüş bir kurbağa görmüş. 
Kurbağa konuşmuş: 
-"Bayan, beni bu tuzaktan kurtarıirsanız; 3 dileğinizi hemen 
yerine getireceğim ." 

Bunu duyan Fadime kurbağayı kurtarıp avucunun icine aldı. 

"Az kalsın hatırlatmayı unutuyordum." dedi kurbağa. "Dilediğiniz 
şey ne olursa olsun; kocan Temel bunun 10 kat fazlasına sahip 
olacak" 

Fadime 
"Önce, dünyanun en güzel kadinu olmak isteyrum" dedi. 
Kurbağa Fadime'yi uyardı: 
"Unutma ki; Temel de dünyanın en yakışıklısı olacak" 
-"Olsun. En güzel kaduni da ben olacağuma göre yine benümle 
evlenecektir." dedi ve devam etti. "İkinci olarak da dünyanun 
en zengun kadinu olmak isteyrum". 
Kurbağa iyice sapıttı. 
"Temel'in de senden 10 kat daha zengin olmasına razısın 
demek ki" dedi. 
-"Evet, o penum kocam. Mallarımuzu ve paramizu ortak olarak 
paylaşacağuz." 
Sıra üçüncü ve son dileğe gelmişti. Hiç düşünmeden atıldı 
Fadime 
-"Şimdi de hafüf bir kalp krizu geçirmek isteyrum!" 




KAMP 

Temel'le Dursun bir gun kamp yapmak icin ormana giderler. Gece 
yatarken sinekler isirdiGi icin Temel Dursuna : 
- "Ula Tursun battaniyeyi uzerine cekte sinekler isirmasin", der. 
Bir aralik Temel gozunu acar ve ates boceklerini gorur. Hemen Dursuna 
seslenir : 
- "Ula Tursun kalk, sinekler ellerine el fenerlerini almislar bizi 
arayiler." 




JEEP 

Temel, dere kenarinda oturuyormus. 
Oradan jeeple geçmekte olan bir adam suyun derin olup 
olmadigini sormus. 
Temel: - Derin degildir geçebilirsin demis. Adamda Temel'e 
güvenerek suya jeepiyle girmis. 
Jeep bir anda sulara gömülmüs. Kan ter içinde sudan çikan adam 
Temel'in yakasina yapismis: 
- Hani derin degildi ulan. 

Temel : - Abi vallahi benim suçum yok,demin bir ördek 
geçiyordu su beline geliyordu. 



SAHTE PARA 

Marketin birine bir turist gelmis bir seyler almis, sonra türk 
parasi çikaramamis dolar uzatmis kasadaki adama. 
Adam para sahte mi degil mi diye kuskuya düsmüs. Paranin 
orasina burasina bakmis. 
Evirmis çevirmis anlayamamis sahte olup olmadigini. 
Bakmis böyle olmayacak parayi sirada bekleyen Temel'e 
uzatmis. 

"Bir de sen bak hele" demis. 
Temel paranin bir altina bir üstüne bakmis sonra masanin 
üstüne atmis ve 'bu para sahte' demis. 
Herkes sasirmis, nasil anladin bu kadar çabuk demisler. 

Temel de: 'Bunun üstünde Atatürk resmi yok' demis.