ESKIYA 

Önlerini birden eskiyalar kesmis, eger isimleri akrabalarinin isimlerinden degilse öldüreceklermis. 
Temel'e demis ki: 
-"Senin adin ne?" 
-"Adim Temel" 
-"Tamam, seni öldürecem." 
Sira Fadime'ye gelmis; 
-"Senin adin ne?" 
-"Fadime" demis 
Sira yine Temel'e gelmis 
-"Senin adin neydi?" 

-"Adim Temel de kahvede Fadime diyular" 


DAHI LAZ 

Dünya Genetik Projeler Yarismasi yapiliyormus. Tüm ülkelerden genetik 
profesörleri yarismaya çalismalari ile katilmis. Ilk Fransiz profesörün 
çalismasinin basina gelmisler. Jüri baskani çalismasinin ne oldugunu 
sormus. 
Fransiz profesör baslamis anlatmaya: 
-"Ben inek genleri ile tavuk genlerini birlestirdim, Ortaya çikan mahlukatin eti kirmizi et kadar lezzetli, beyaz 
et kadar saglikli oldu" demis.. 
Ardindan diger çalismalari ülke ülke gezmeye baslamislar. Sira gelmis Türkiye'den bizim Laz profesöre, 
Jüri baskani: 
-"Sizin çalismaniz nedir?" diye sormus. 
Laz profesör anlatmis: 
-"Ben demis, karpuz genleri ile hamamböcegi genlerini birlestirdim!" 
Birden tüm jüri üyelerinden bir kahkaha kopmus ve baskan Laz profesöre : 
-"Bu çalisma ne ise yarar?" diye sormus. 
Laz profesör: 

-"Acayip ise yariyor, karpuzu kesiyosun, çekirdekleri kaçisiyoo" 



HAMAMBOCEGI 

Fikra gibi bir gercek hikaye. 

Istanbul Çemberlitas'da 20 elamanli bir kuyumcu atölyesi isleten bir isverenim. 
Geçen yaz gece mesailerimiz bir hayli çoktu, benim öyküm yemekle ilgili. 
Elemanlarima rizeli çok sevdigimiz büfeci arkadasimizdan sosisli patades söylüyorduk 
ama gel gelelim elemanlarimiz patadesin içinden hamam böceginin çiktigini söylediler. 
Ben büfeci arkadasi çagrip ikaz ettim. 

Bir gün sonra tekrar ayni yigecegi ayni büfecimize söyledim. 
On dakka sonra elemanlarimdan bir tanesi elinde patades kizartmasiyla bana geldi ve 
içinde kizartma olmus hamam böcegine rastladim. 
Hemen yanima büfeciyi çagirdim ve sordum ne is büfecinin cevabi: 

-"Abi kusura bakma o kadar temizlemistim gene de kalmis ha!" 



KOLA MAKINASI 

Temel ile Dursun amerikaya gitmisler 
Hava alaninda dursun çantalarla ilgilenirken Temel de etrafi geziniyormus. 
Bakmis bi kola makinasi, baslamis para atmaya. 
Bu sirada isi biten Dursun bi bakmis ki Temel kola makinesine para atip kola aliyo 
Etrafinda yüzlerce kola kutusu. Hemen kosmus yanina. 
"Na'piyosun!!" demeye kalmamis, Temel basmis cevabi: 

-"Karisma bugün sansim çok iyi." 



VERGI 

Bizim Temel uluslararasi ekonomi toplantisina katilir... 
Devletin topladigi vergi dagilimini tartisirlar... 
Konusmacilardan biri Amerikali, biri Avrupali, biri de Temel.. 
Ortaya bir fikir atilir... Halktan toplanan vergiler nasil dagilim yapilacak. 

Amerikan vatandasi söz alir: 
-"Bizim Amerika’da önce yere bir çizgi çizeriz ve sonra topladigimiz vergileri havaya atariz... Çizginin soluna düsen paralari halka hizmet olarak geri veririz, sag tarafta kalan devlete kalir, yatirim yapariz..." 

Derken Avrupali söz alir ve: 
-"Bizim Avrupa’da baska ama ona benzer bir uygulama yapariz... Önce yere bir daire çizeriz... Halktan toplanan vergileri havaya atariz. Dairenin disinda kalan halka hizmet olarak geri döner, dairenin içine düsenleri devlet harcamalarina kullaniriz... " 

Sira bizim Temel’e gelir ve baslar anlatmaya: 

-"Ula usaklar ne güzel anlattunuz. Keske bizda sizun çirkefluklerunuzi degil da habu çaliskanlugunuzi alsak... İnanun bizum öyle bir uygulamamiz yok... Bizde daha kisa oluyi... Bi kere öyle yere çizgi çizmezuk... Bizde hükümet halktan toplar vergileri... Atar havaya. Yere düsenleri kendilerine harcama yaparlar... Havaya kalanlar halka hizmet olarak geri döner..."